ÇEBİ'lerin yaşayan ve Türkçe konuşan Türk Tarihi içinde, en eski ve köklü yapıya sahip olduğu ortaya çıkmıştır.
TARİHTE ÇEBİ ADINA İLK KEZ NE ZAMAN RASTLANDI ?
Çin Tarihi Kayıtlarında Çebi Kabilesinin Kökleri
Bu araştırma Sn Yaşar Kaptan ÇEBİ tarafından 2004 yılında Çin'de yaptırıldı. HELİ ÇEBİ (General)(Han) Ve ÇEBİ KABİLESİ hakkındaki bilgiler ''PEKİN PALACE MUSEUM''(Saray Müzesi) yer almaktadır. SHANGBİN ÇEBİ ANITI'ında varolan kayıtlar Shaanxi'deki ''Xianyang Müze'' ' sinde bulunmaktadır.
LEV NİKOLAYEVİÇ GUMİLEV (1912)
Eski Türkler (Yazarın Doktora Tezi)
ÇEBİ HAN
İlk türkçe konuşan türk devletinin hanıydı. Çebi Han, Açina Hanedanlığına bağlı doğu hakanlığında Ülüş sahibi hanlardan biriydi. ''Küçük Han'' ünvanıyla anılırdı.
Yaşadığı Yer;
MS. 630 yılında Altın Tağ'ın (ALTAY) kuzey taraflarına yerleşti. Altın Tağ'ın üç tarafı sarp kayalarla çevrilidir. Sadece dördüncü tarafı atların ve arabaların geçişine elverişliydi. Arazi düz olduğu için Çebi Han oraya yerleşmeyi uygun görmüştü. Çebi Han'ın yerleştiği bölge Töles Gölü ile Katun Nehri arasındaydı ve muhtemelen doğuda Kabdo Havzasının bir kısmınıda içeriyordu.
Ordusunun asker sayısı 30,000'di. Doğu'da Seyaton'larla sürekli savaş halindeydi.
Batıda Ko-Lo-Lu (Karluklar) ve Kuzeyde Ch'i-Ku (Kırgızlar)ları itaat altına aldı.
Seyatonların 649 yılında kılıçtan geçirilmesinden sonra, tebaasını boş kalan Doğu Hungay'daki ötüken yaylasına yerleştirdi.(Kaynak:L.N. Gumilev, Eski Türkler, Sahife 288-289, Selenge Yayınları 2002)
HELİ ÇEBİ (620-677)
Tiele halkının çebi kabilesi reisi, En meşhur askeri komutan, Büyükbabası Gelunyiwushimohe Han , babası Ge Çebi idi.
Tarih kitaplarında kararlı, azimli ve yönetme yeteneği olan kişi olarak anılmaktadır.
MİNG ÇEBİ ANITI
16 Aralık 712'de dikilmiştir.
Tam adı Çebi Fujun Valilik anıtıdır.
317 cm dikey ve 140 cm yatay uzunlıktadır.
Şu anda Shaanxi Xianyang Müzesindedir.
Ming Çebi, Heli Çebi'nin oğluydu.
SHANGBİN ÇEBİ MEZAR ANITI
1999 kışında bulundu.
38 cm uzunluğunda, 9 cm kalınlığındadır. 19 Satır ve her satırda 19 karakter vardır.
ÇEBİ AİLESİNİN MENŞEİ
Tiele kabilesinin bir parçasıdır.
(Tiele ve Tujue, Türklere Çin'liler tarafından önceden verilen isimdir.)
ÇEBİ AİLESİNİN GÖMÜ ALANI
Xianyang şehrinin kuzey kıyısındadır.
MS 854 yılında oyulan Çebi Tong Mezarı 1979 yılında bulunmuştur ve Xiangyang Müzesindedir.
TARİHSEL KAYITLARA GÖRE VE KAZILAN MEZAR KAYITLARINA GÖRE AİLE AĞACI
Ge, Heli, Ming, Cong, Song, Chong, Guang, Jin, Qin, Liangbin, Shangbin, Zhen, Feng, Jiabin, Qi, Tong
''Bingoğalar Efsanesi'' Sh. 41 Yaşar Kemal
''Padişahlık zamanında Çebi obası yörüklükten bıkmış, obanın demircisi Rüstem Usta varmış ki; şu dünyada onun üstüne kılıç yapan kılıca altın yaldız vuran kimse yokmuş. Rüstem Usta 30 yıl bir kılıca çalışmış, altın kabzalı. Haydar Usta o kadar altını nerden bulacak? Derken Rüstem Usta kılıcı padişaha götürmüş, vermiş, Padişah çok sevinmiş kılıca;
''Dile benden ne dilersen Usta'' demiş.
Oda ''Sağlığını dilerim'' demiş.
''Benim sağlığımdan ne fayda, dile dileğini'' demiş padişah.
Ustadır, bozulmuş, üzülmüş, dilinin altındaki baklayı çıkarmış;
''Bizim aşiret yollarda selsebil oldu. Ayağımızı basacak bir karış yerimiz yok''.
Padişah ferman buyurmuş, Rüstam Usta'nın aşiretine bir koca ova vermişler. Şimdi istedikleri zaman konuorlar, diledikleri zaman göçüyorlar.
Çebi'ler Türk'lerin Anadolu'ya gelmesiyle beraber önce Konya Bölgesine yerleşmişlerdir. Diri bir kavim oldukları için Padişahların dikkatini çekmiş ve bir çok fetihlerde kendilerine görev verilmiştir.
TRABZONUN FETHİNDE ÇEBİ'LER
Fatih Sultan Mehmet, Trabzon'u fethetmek için önce Pontus İmparatorluğunun başşehri olan Trabzon'a güvenilir 2 uç beyini göndermiştir. Bu 2 uç beyinden biri Çebi, diğeride Üçüncü'dür. Bu 2 uç beyi kale içinde gözlem ve araştırma yaparak kalenin zayıf yönlerini gösteren bir rapor hazırlayıp, Fatih Sultan Mehmet'e sunmuşlardır. Bu uç beylerinin hazırlamış olduğu raporlara göre, kaleye sefer düzenlenmiş ve Trabzon 1462'de fethedilmiştir. Fetihten sonra Çebi'lere yazlık ve kışlık yerler verilmiştir.
(Kaynak: Üçüncü Oğullarının Osmanlı Arşiv Çalışmaları)
Aydıntepe'deki Havva Hatun Çeşmesinin Kitabesi
Ta ebed mamur ola bu çeşme-i cennet nizam
Ver muradın şükr edür içenlere yarab tamam
Sahip-ul hayrat Havva bint-i Ayvaz Ağadır
Hazret-i Meryem'le bula cennet-i firdevse ram
Rumi : 1082 (Hicri:1078, Miladi:1666)
Miras dahil olmak üzere çeşitli düşüncelerle son otuz-kırk yıla gelinceye kadar ailenin tamamen akraba evliliği yaptığı, kast sistemini andırırcasına kendi içine kapalı yaşadığı, deniz kenarına indiği 400 yılından beri denize, denizciliğe sırtını dönecek kadar atadan kalan yaşam tarzını değiştirmeden yaşadığı tarihsel bir gerçektir.
Tarihçi Şakir Şevket 1877-1878 de Trabzon'un Tarihini Yazmıştır.
(İlk Osmanlı Kaynağı)
''Sürmene kazasının sağ tarafında Çebi tabir olunur bölük başarılar hala mevcut ve bazı harakat mezireleri mefkuttur.
Bu Çebi denilen bölük başılar familyasının efkar-ı atikedeki sebatları şu dereceye kadar ki; bundan iki sene akdem (önce) ümerayı bahariyeden bir zat kur'a teftiş memuriyeti ile o olmuş idi. O esnada bahariye mülazımlarından (teğmen) birisi sıla için memletine yani o köye geldiğinde la mahale ( hiçbir yere uğramaksızın) en evvel ağa ile görüşmek lazım geleceğinden ve halbuki miralay (albay) dahi ağanın yanında oturmakta bulunduğundan ağaya yapacağı hulus-i tazif için bu badkar mülazım belinden kılıcı çekerek doğrudan doğru ağanın elini öper ve miralay beye asla atf-ı nigah etmeyerek (bakmayarak) geruden geru kapıdan dışarı çıkar''
Trabzon Tarihi, Şakir Şevket, Rumi 1293, Miladi 1877
Şakir Şevket'in eserinde öyküye yer verme nedeni, aile fertlerini bu denli otorite tanımazlığa bile sürükleyebilen ''efkar-ı atikedeki sebatları'' na, kökten gelen yaşayış tarzlarını ısrarla korumalarına duyduğu hayrettir kuşkusuz.
''Divanü Lugat-it Türk'' Karşgarlı Mahmud 1074 Bağdat
- Ol manga süw içtürdi
- O bana su içurdı
- O bana su içirdi
Köç
Göç
|
Tedi
Dedi
|
Nelük
Neluk geldi buraya
|
Telindi, teldürdi
Delindi, deldirdi
|
Salturdi
Saldırdı
|
Tiken
Diken
|
Yuttı yümdi yüzdi, yüztürdi
Yumdu yüzdü, yüzdürdü
|
Yiğne, İğne
Yitti,
|
SOY |
İL |
İLÇE |
KÖY(ESKİ ADI) |
KÖY(YENİ ADI) |
AHMET ÇEBİLER |
TRABZON |
SÜRMENE |
GÖLANSA |
SOĞUKSU MAHALLESİ |
SÜRMENE |
ZARHA |
SOĞUKSU MAHALLESİ |
SÜRMENE |
HORHOR |
KÜÇÜKDERE KÖYÜ |
SAKARYA |
KARASU |
|
KUZULUK |
ALİ ÇEBİLER |
TRABZON |
ARAKLI |
KONDİYAN |
İYİSU KÖYÜ |
ARAKLI |
BİFERA |
MERKEZ KÖYÜ |
ASIM ÇEBİLER |
TRABZON |
SÜRMENE |
CİKOLİ |
YOKUŞBAŞI KÖYÜ |
SÜRMENE |
ANARAŞ |
YEMİŞLİ |
BEKİR ÇEBİLER |
TRABZON |
SÜRMENE |
HUĞRA |
ÜZÜMLÜ KÖYÜ |
BAYBURT |
AYDINTEPE |
HART |
AYDINTEPE MAHALLESİ |
ÇEBİTÜRK |
TRABZON |
ARAKLI |
LİNOSTAŞ |
YASSIKAYA |
GÜL ÇEBİLER |
TRABZON |
ARAKLI |
OSKÖY |
TURNALI KÖYÜ |
HAMZA ÇEBİLER |
TRABZON |
SÜRMENE |
GUCARA |
GÜLTEPE KÖYÜ |
ARAKLI |
PERVANA |
PERVANE KÖYÜ |
ARAKLI |
AVANOS |
YILDIZLI KÖYÜ |
HASAN ÇEBİLER |
TRABZON |
ARAKLI |
KONAKÖNÜ |
HÜRRİYET MAHALLESİ |
ARAKLI |
|
ARAKLI MAHALLESİ |
RİZE |
PAZAR |
|
CUMHURİYET MAHALLESİ |
HÜSEYİN ÇEBİLER |
TRABZON |
ARAKLI |
MARZUBA |
KAYMAKLI |
ARAKLI |
KADAOL |
ÖZGEN MAHALLESİ |
ARAKLI |
AHO |
AYVADERE KÖYÜ |
KARS |
MERKEZ |
|
BOĞAZKÖYÜ |
İSMAİL ÇEBİLER |
TRABZON |
ARAKLI |
YARAGAR |
YOLGÖREN MAHALLESİ |
ARAKLI |
KADAOL |
ÖZGEN MAHALLESİ |
ARAKLI |
BAHÇEÇİK |
BAHÇEÇİK KÖYÜ |
ARAKLI |
KONAKÖNÜ |
KONAKÖNÜ |
ARAKLI |
KALE |
KALECİK |
SÜRMENE |
ZOL |
KONAK KÖYÜ |
SÜRMENE |
MAGAVLA |
PETEKLİ |
SÜRMENE |
VİZARA |
AŞAĞI - YUKARI OVALI |
SÜRMENE |
LAZANAT |
ÇİMENLİ KÖYÜ |
ARAKLI |
ZANİKE |
YİĞİTÖZÜ |
MAHMUT ÇEBİLER |
TRABZON |
ARAKLI |
KONAKÖNÜ |
KONAKÖNÜ |
MEHMET ÇEBİLER |
TRABZON |
KÖPRÜBAŞI |
GÖNEŞERA |
FİDANLI |
SÜRMENE |
HALANİK |
ZEYTİNLİ MAHALLESİ |
OF |
|
KELER KÖYÜ |
SAKARYA |
MERKEZ |
|
YENİGÜN |
RİZE |
ARDEŞEN |
|
TUNCA |
|
ARAKLI |
PERVANE |
PERVANE KÖYÜ |
MUSTAFA ÇEBİLER |
TRABZON |
SÜRMENE |
MAGAVLA |
PETEKLİ KÖYÜ |
ÖMER ÇEBİLER |
TRABZON |
SÜRMENE |
MAHURA |
BEREKETLİ KÖYÜ |
SÜRMENE |
CİKOLİ |
YOKUŞBAŞI KÖYÜ |
SÜRMENE |
VADON |
KOYUNCULAR |
ARAKLI |
YARAGAR |
YOLGÖREN MAHALLESİ |
SAMSUN |
MERKEZ |
|
CEDİT MAHALLESİ |
YAKUP ÇEBİLER |
TRABZON |
ARAKLI |
PİRGİ |
TAŞÖNÜ KÖYÜ |
ARAKLI |
ZANİKE |
YİĞİTÖZÜ KÖY |
ÇEBİ NE DEMEK?
Türk Dil Kurumu Başkanlığı'nın 20.11.1984 tarih, D-018-84/780 sayılı cevabi yazısı ''Çebi'' kelimesi çepi yazımıyla Derleme sözlüğünün lll. Cildinde sayfa 1143 te geçmektedir.
Türkçede b sesi p ye dönüşebilmektedir. Soyadımızdaki be sesi böyle bir ses değişmesi sonucunda olmuştur. Çepi ve Çebi'nin anlamı ''küçük çapa'' olarak verilmektedir.
Bazı lugatlara göre de ÇEBİ'nin anlamı öndeki, ilerideki, olgun, zengin ve lider kişi demektir.
YURT DIŞINDA ÇEBİ YERLEŞİM YERLERİ
UKRAYNA : URAJAYNİK VE AYSERES KÖYÜ
Zonguldak 1998 yılında Belediye Başkanvekili Hüseyin Çebi tarafından ilişki kurulmuştur.
Ayseres köyünde, İsmailağa Çebi tarafından 350 yıl önce yaptırılan ''Çebi Çeşmesi'' halen faal olarak akmaktadır.
18 Mayıs 1944'de 2.Dünya Savaşı sırasında Sudak Kazasına bağlı Ayseres Köyünde (Skodoskiye 320km. ve Karadenize 20 km. ) yaşayan Çebi'lerin bir kısmı, Devlet Başkanı Stalin'in talimatıyla Sibirya'ya bir kısmı önce Özbekistan/Semerkant'ta oradan Rusya'da Kresnoda'ya daha sonra Kırım/Kuban'a sürgün gönderilmişlerdir.
Çebi'ler, Gorbaçov Döneminde çıkan ve halkların kendi köylerine dönebilmesiyle ilgili yasadan yararlanarak 1989 yılında, aradan 45 yıl geçtikten sonra kendi köylerine dönme hakkı kazanmışlardır. Fakat kendi köylerine Rusların yerleştirilmesinden dolayı Urajanik Köyüne iskan iskan edilmişlerdir. Çebi'lerin 350 yıldan daha uzun zamandan beri bu köyde yaşadıkları öğrenilmiştir.
GÜRCİSTANDA ÇEBİ'LER
1. Gagra Şehri Hakimi - Ruslan Çebi
2. Gagra Şehri Emniyet Müdürü - Remzi Çebi
3. Gagra Şehri Turizm Müdürü - Rauf Çebi
4. Pitşunda Şehri Emniyet Müdürü - Timur Çebi
5. Pitşunda Şehri Savcısı - Valeri Çebi
COĞRAFYADA ÇEBİ ADLARI
Çebi Ovası - UKRAYNA
Çebi Vadisi - KAFKASYA
ÇEBİLER;
Cumhuriyetin kurulmasından itibaren kitlesel olarak eğitime önem vermişlerdir.
Cumhuriyetin Kurulması Ve Demokrat Parti Dönemiyle Beraber Çebi'ler Türkiyede Etkin Olmaya Başlamışlardır.
TEŞEKKÜRLER
- MADEN MÜHENDİSİ MEHMET ÇEBİ
- AVUKAT CENGİZ ÇEBİ
- YAŞAR KAPTAN ÇEBİ
- ESKİ SAMSUN MİLLETVEKİLİ MEHMET ÇEBİ